Mikdat Kadıoğlu’na bu kışı sorduk…

Hava Forum Mikdat Kadıoğlu’na sordu…

Hava Forum olarak Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ile röportaj gerçekleştirdik. Hava Forum’da yer alan gönüllü meteorolog arkadaşlarımızın hazırladığı soruları meteoroloji alanında ünlü isim Meteoroloji Mühendisi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu’na yönelttik. Bize olumsuz yanıt vermeyip, röportaj teklifimizi kabul edip, sorularımızı cevaplayan Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu’na ve röportajı gerçekleştiren arkadaşımıza teşekkür ederiz.

Bu kış için beklentileriniz nedir? Nasıl bir kış bizi bekliyor?

Mikdat Kadıoğlu bu kışa dair şu açıklamaları yaptı: “2017-2018 kışını kolayca öngörmek için çok net bir sinyal yol… Örneğin şu ana kadar zayıf bir La Nina gelişiyor. Neredeyse her sene ve dünyanın bir çok yerinde hemen kış başında ‘önümüzdeki yıl kış çok soğuk geçecek’ şeklinde tahminler basını doldurur ama genellikle kışlar bir önceki seneden daha sıcak geçiyor. Bu tür tahminleri kömür mafyası mı yaptırır bilinmez. Bu sene henüz kışın başındayız ama uzun yılların ortalamasına göre kurak geçiyor. Özellikle de önemli bir “kar kuraklığı” var. 15 Şubat tatilinde eğer kış turizm merkezlerinde güvenli bir kar örtüsü olmazsa turizm de de büyük sıkıntı olacak. Kış mevsimde genellikle atmosferik cephelerden yağış aldığımız için eğer batı bölgemize cephe gelmezse doğu bölgelerimize de cephe gidip yağış bırakamaz. Genellikle Avrupa’dan gelip Türkiye’den gecen cepheler zayıflayarak gidip İran ve Pakistan’da ölür. Bu nedenle kışın Türkiye’nin batısı kurak ise iç Anadolu, Doğu Anadolu, v.b. yerler kurak geçer.”

Türkiye’de meteoroloji mühendisliğinin geleceğini nasıl görüyorsunuz ?

Mikdat Kadıoğlu meteoroloji mühendisliğinin önemli bir meslek haline geleceğini belirtti. Ayrıca şu açıklamalara yer verdi: “Meteoroloji mühendisliği bir inşaat mühendisliği gibi gözle görülebilir fiziksel şeyler üretmiyor. Meteoroloji, gözle görülemeyen ve elle tutulamayan bir şey olan bilgi üretiyor. Türkiye henüz bilgiyi üreten ve bilgiyi kullanan bir bilgi toplumu değil. Örneğin pek çok tarım yapan insanımız hala TV’deki üç beş derecelik hava tahminleri ile idare ediyor. Benzer bir şekilde Spor,Turizm, İnşaat dahil pek çok sektör profesyonel meteoroloji hizmeti almıyor. Ya çok küçük işletmeler ya da bilince eksikliği ya da eksik meteorolojik okur yazarlık nedeniye durum örneğin ABD’deki gibi değil. O nedenle Türkiye gelişip bilgi toplumu haline geldikçe, Türkiye’de de diğer gelişmiş ülkeler gibi meteoroloji mühendisliği önemli bir meslek haline gelecek.”

Küresel iklim değişikliğiyle birlikte geçtiğimiz yaz mevsimindeki şiddetli dolu fırtınasının tekrar benzeri yaşanabilir mi ?

27 Temmuz 2017‘de İstanbul’da meteoroloji tarihinde ender görülen büyüklükte dolu yağmıştı. Mikdat Kadıoğlu, bu şekil dolu yağışları tekrar görülebilir dedi. Konuyla ilgili şu açıklamalara yer verdi: “Küresel iklim değişikliğinin en önemli semptomlarından biri olan sıcaklı artışı genellikle yer seviyesi ile yukarı hava seviyesi arasındaki sıcaklık farkını yani kararsızlığı artırıyor. Yerin çok sıcak, yukarı seviyenin soğuk olması konvektif fırtınaların oluşumunda önemli bir etken. Bu nedenle küresel iklim değişikliği atmosferik cephelere bağlı olan (kış) yağışlarını azaltırken konvektif olan şiddetli yağışları artırıyor. Yani yağış rejimini değiştiriyor. Bazan kararsızlık, nem ve uygun bir yükseltme mekanizması bir araya gelince süper hücre fırtınaların etkisine girebiliyoruz. Bu nedenle İlkbaharın başından sonbaharın sonuna kadar şiddetli dolu, hortum, yıldırım ve yağmur içeren yağışlar ile giderek daha fazla karşılaşacağız. Bu yağışların etkisi nereye ve ne zaman yağdığına göre de değişir. Yine şiddetli bir dolu fırtınasının İstanbul gibi bir megapole rast gelmesi süpriz olmaz…”